23 Temmuz 2014 Çarşamba

Limonata !

Uzun bir aradan sonra yeni yazımla sizlerleyim. Benim için tatil şimdi başlıyor.Okulum da ki finaller biter bitmez ingilizce kursum başlamıştı.O da bittiğine göre en büyük hobim olan yan gelip yatmaya başlayabilirim.Başlığımızın ismi Limonata.Sevgili okurlar şanssız bir insan olarak yine bir rezillik yaşadım.Uzun zamandır görmediğim bir arkadaşımla buluştum. Napalım ne edelim derken (isim vermek istemiyorum bu yüzden cafenin ismine A diyorum.) A cafesine gidelim dedim.Limonatası şöyle güzel böyle güzel diye yolda anlatıyorum ama.Neyse biz gittik cafeye oturduk.2 limonata diye siparişimizi verdik.Arkadaşım, Cygnusian bir arkana baksana dedi.Arkama dönmemle benim limonatanın aslında Uludağ Limonata olduğunu öğrendim.Dünyalar başıma yıkıldı.Adam açmış 2 Litre şişeyi bardaklara dolduruyor.Sonra da bize süsleyip getiriyor.Tabi ben yine yerin altına girdim.Rezilliğin verdiği acıyla hafiften güldüm tabii.4 Lira bayıldım o limonataya.Bu durumu başka bir arkadaşıma anlattığım da sevgilisiyle beraber limonatası çok güzel diye her zaman bir cafeye gidiyorlarmış.Onlar da benim gibi aynı durumu yaşamışlar.Her cafe de böyle mi bilmiyorum ama bir daha limonata almam.Gittim bakkaldan bir şişe limonata aldım,süsledim içtim.Bir ara kendim limonata yapayım diyodum ama kilosu 6 lira olmuş limonun.Bir de kim uğraşacak ya.Öğrenmek isteyen olursa ahanda video buyrun :


                                                                                                                                                                                                             -Cygnusian               

18 Temmuz 2014 Cuma

UNUTTUK....




                                      

                                 Bunca insan mutsuzken bunca insanın mutlu olması çok adaletsizce. Gazze sadece Gazze'de değil. Gazze bizim içimizde, dışımızda, her yerimizde. Çocuklar, çocuklarımız orada ölüyorlar. Ve bir kişide çıkıp on parmağını kaldırmadı. Orada kaç tane Rabia'lar öldü kimin haberi var. Savaşınızı kendi içinizde yaşayın birbirinizi bombalayın, hatta öldürün. Ama minicik yüreklere dokunmayın. Onlar ölmek için doğmadı. Onlar savaş yüzünden ağlamamalı, onlar istediği oyuncak alınamadı diye ağlamalı, bütün bilyelerini arkadaşına kaptırdı diye ağlamalı. Onları üzecek biri olduğunda şikayet edecek bir anneleri babaları olmalı.

                             Bu katliamlara göz yuman insan Müslümanım diye ortada dolaşmasın. Bu vicdandır ve sizin peygamberiniz vicdanlı olmayı sevap kılmıştır. O dillerinizden düşürmediğiniz kitapları açın da okuyun hangi birinde yazıyor savaşa göz yummak? Masumların ölmesine izin veren o yürekler sabaha çıkamasın. Korkmayın benim duam kabul olmuyor, denedim, gördüm. Eğer olsaydı şuan herkes daha mutlu olacaktı. Bir Polyanna'nın bile böyle bir durumda görebileceği iyi yan yok. Olamaz ki insanların ölmesinin iyi bir yanı olamaz.

                              KORKMA TÜRKİYE. Göster gücünü. Sen ölü devleti tekrar canlandıran şehitlerin torunusun. Fikirlerini söylemeye korkan insan bizim milletimizden olamaz. Ben hukuk öğrencisiyim. Ama herkesin bir anayasası olmalı madde26 düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti. Zaten eğer susmaya devam edersek bize doğru yaklaşmakta olan bir cehennem var.

                               Ali İsmail Korkmaz'ı unutturdunuz. Berkin Elvan'ı unutturdunuz. Soma'yı unutturdunuz. ATATÜRK'Ü UNUTTURDUNUZ. Ohhh mis milletimizi de unutturun asimile edin dağılıp gidelim. Daha benim çocuğum yok. Ben bencil bir insanım siz kendi çocuğunuzun fotoğraflarını ağzı yüzü yarık bir şekilde internette görmek istiyorsanız. Lütfen böyle devam edin çok güzel ilerliyoruz...


                                                                                               21. YÜZYIL POLYANNASI

9 Temmuz 2014 Çarşamba

2.75 TL

Hani bir reklamın sloganı var "Açken sen,sen değilsin ! " diye aynen öyle bir durum yaşadım.İngilizce kursundan çıkmış eve geldim.Açlıktan ölüyorum ama.Hemen bir şeyler sipariş ettim.Yine paket yarım saate geldi.Hesap 12.75 tutmuş.Adam 2.75 TL'niz var mı diye sordu.Ben de hemen şu parayı vereyim de yemeğe koyulayım şeklindeyim.Durun getireyim şeklinde evin kumbarasına doğru koştum.Bu kumbara da genel de aile bozuk paraları atar.Ben de 2 günde bir araklarım.Neyse efendim kumbaradan 3 tane 25 kuruş çıkardım.Daha sonra koşturdum kapının oraya bu sefer de cüzdana baktım.Bir 50 bir de 25 kuruş çıkardım.Adama uzattım.Adam suratıma baktı ve dedi ki "Burada 1.50 tl var hanımefendi." Ben de "Evet doğrudur 2.75 istemediniz mi zaten ? " diye sordum."Ama bu 1.50 " diye diretti adam.Ve ben şöyle oldum :

Adam siz ne anladınız diye sordu.Ben de hani iki yetmiş beş. 2 tane 75 anladım dedim.Adamın surat ifadesi aha da böyleydi:
Evet okurlar ben deniz 2.75i 2 tane 75 anlamış;özene özene bozuk paralardan tek tek 2 tane 75 kr. ayarlamıştım.Daha sonra rezil olduğuma mı,salaklığıma mı üzülsem anlamadım.Sonradan dedim ki adamı bir daha nereden göreceğim.Oburluğuma kanaat getirirsek yine aynı yerden yemek sipariş edecek, yine aynı adamla karşılaşacaktım.İşte bu da böyle bir salak kızın hikayesi.Bir sonra ki sipariş de kese kağıdı takıp falan mı kapıyı açsam bilemedim şimdi.

                                                                                              -Cygnusian

8 Temmuz 2014 Salı

ÖLÜ GELİN / CORPSE BRİDE


  Corpse Bride Tim Burton yönetmenliğinde animasyon türünde bir sinema filmidir.Evet şimdi gelelim zurnanın zırt (*zortta olabilir) dediği yere. Niçin ben bir 21.yıl polyannası bir cysgu.... her neyse yazamadım bir lala
değilde bir ölü gelinim? Çünküüüüü ona benziyormuşum. Tabi kocasız kaldığımdan ya da gelinlikle nikah masasında
kaldığımdan değil. Zaten bu söylediklerimin filmdeki ölü gelinle de bir alakası yok.Sadece benziyormuşum.Sadece o kadar.
Yani fazla bir şey beklemeyin. Tipim benziyor bende sevdim,oldu.
   Bu ara çok sinirli ve atarlıyım malum ''özel günler''. Önüne geçemediğim bir hormonsal düzensizlik tüm bedenimi,beynimi
akabinde sinir hücrelerimi, oradan el kol ayak bacak derken beni ele geçirmiş çevremdeki insanlığa karşı savaş açmış
durumda. Ne yapıcağımı bilmiyorum aman sayılı gün çabuk geçer...
   Neyse asıl konuya gelelim.Güven...
Güven üzerinde yürüdüğümüz ince kıldan bir yol. Göğüs kafesimize saplanmış yüreğimize basınç yapan bir hançer.Doğurup
büyüttüğümüz hayırsız bir evlat...
   Güven inanmak ve bağlanmak.Seni sırtından vursa da bir daha yapmaz demek. Onun veremediği söze siper olup hayır hayır
bu son demek. Sonrası mı ? Sonu yok bu hüsranların be anacığım. Kaldı mı 21 yüzyılda inanmak ? Kaldığı mı artık güvenmek?
   Siz siz olun inanmayın,kanmayın hemen herkese. Babanız dahi olsa! Çünkü maya işidir bazen şeref adamın
mayasında yoksa onun yoğurdundan bir cacık olmaz. Ha adam dediysem yanlış anlaşılmasın cinsiyet ayrımı yaptığımdan değil,
feminist birisi değilim bilirim çünkü bir kadına en büyük zarar başka kadından gelir. Sadece satırlara adamlık daha çok
yakışıyor. Vücutlara da yakışmasını dilerdim...

                                                                                                                      CORPSE BRİDE

SEBASTİAN KOŞ SANA İHTİYACIM VAR


   Sebastian kimdir? Neyin nesidir? Ne iş yapar? Ailesi nasıl biri? Evlenilecek mi yoksa eğlenilecek adam mı? Evi arabası var mı? Boyu kilosu nedir? Şimdi herkes arkasına yaslansın yakın arkadaşım olan Sebastian'ı anlatma zamanım geldi.
      Sebastian 190 boylarında 85 kilo, fit, yakışıklı, spor yapmayı seven, her gün bir kitap bitiren, sinema, tiyatro, opera, bale çok seven biridir. İzmir'de Mavişehir'de iki dairesi Güzelyalı'da 1 apartmanı, Çeşme'de yazlık villası, İstanbul'da boğazda dubleks evi, Ataşehir'de iki dairesi, 67 model chervolet, 2015 Porsche, BMW x6, yatları katları aylık 50 bin tl geliri var. Annesi vefat etmiş. çöpsüz üzüm yani. geçimini 76 milyon kişinin uşaklığını yaparak kazanıyor.
                           Sebastian tam eğlenerek evlenecek biri. Nikahını barda filan yapmayı düşünüyordu en son 1 haftadır konuşmuyorum.
                             Sebastian'la dışarı çıktığında asla sana hesap ödetmez. Golf oynamaya bayılır. Onunlayken asla sıkılmazsınız. Çok güzel yemek yapar. Hele pazar kahvaltıları on numaradır. Çayı çok meşhurdur herkes ondan bir çay koymasını ister. Türkiye'nin en hızlı kargo şirketinin sahibidir. Bir yere bir şey gidecekse hep Sebastian götürür. Sebastian'ın okuttuğu 20 tane öğrenci vardır ilk mezunlarını geçen yıl verdi. 2 doktor 1 hakim çıktı. Antalya'daki otellerinde deneyimli yerine hep deneyimsiz insanları çalıştırır. Deneyim sahibi olsunlar diye. LÖSEV,BİSAV,ÇEKÜL,GYV,GCV,İKSV,SSYV,TEMA Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı,TEMEV,TEV ve daha bir sürü vakıf ve derneğe yardımlar yapar. Sebastian anlatılmaz yaşanır. Çok güzel bir giyim zevki vardır. Bakan bir daha bakar. Umarım hepinizin onunla tanışmaya fırsatı olur.

                      



                                                                                              21.YÜZYIL POLYANNASI

EN GÜZEL AŞKLAR UFUKLARDA GİZLİ

                Birini seversin oda seni sever ama asla beraber olamazsınız. Neden mi? Güvensizlik, inat, kıskançlık, ilgisizlik,....... Bana beni sevdiğini söyleme, bi anda karşıma çık. Özledim geldim de, sabahın köründe yada gecenin bir yarısı ara bana hayallerini anlat. Ortada hiç bir şey yokken sen benim aklıma geliyorsan bende senin aklına geleyim. Bana odunluklar, öküzlükler yap ben zaten seni böyle sevmiştim. Gülüşündeki sıcaklığı hissettim bir kere bana soğuk davranamazsın. Ben senin elinden tuttum şimdi arkanı dönemezsin. Hayatında zorluklar oldu. Yani hayatına ben girmeden önce benden sonrada olacak ama söz verdik her zaman beraberiz diye. Şimdi başkalarına dertlerini anlatamazsın. Hayatında ben yokken başkalarıyla gülemezsin, korkamazsın, ağlayamazsın. Haa hatırladım da sen zaten ağlamazdın. Taş fırın erkeğisin ya. Sakın bir kız için üzülme ağlama.
                   Kimse sen olamaz, kimse senin kadar üzemez beni. Kimse beni aylarca ağlatamaz. Kimse için bu kadar çok endişelenmem. Kimsede kendimi bu kadar kilitlemem. Beni bilen çok iyi bilir şıpsevdinin tekiyim. 2 yıldır aklımda kalbimde tek kişi varsa ben o öküzün tekine aşığımdır. Bütün fikirlerimizin ayrı olması önemli değil. Ama ben senin gözlerinin içinde huzura ulaşıyorsam varsın fikirlerimiz ayrı olsun.
                       Biliyorum biliyorum ayrıldık. Peki neden seni unutmama izin vermiyorsun? Neden her gün arıyorsun? Neden hala benimde içinde olduğum hayaller kuruyorsun? Neden beni "çok tatlı ya" diye kaydediyorsun telefonuna? Sonra neden bunu bana söylüyorsun? Çok değil ya 3.5 ay önce seninle bir daha konuşmak istemiyorum demedin mi? Ne değişti hayatında yeniden aklına geldim. Kız sana vermedi mi :) Sen öyle lanet birisin ki ayrılırken bile "seni seviyorum" dedin beni daha çok üzmek için demi? "Senden nefret ediyorum" deyip ayrılsaydın bu kadar üzülmezdim eminim.
                    Sen söylemekten hep korktun. Bende bir o kadar az söyledim. Şimdi de söyleyeceğim belki de bu son sefer olacak ama olsun. SENİ SEVİYORUM ODUNUM.....

                                                                                        21. YÜZYIL POLYANNASI

7 Temmuz 2014 Pazartesi

21. YÜZYIL POLYANNASI

       Selam millet sonunda ben geldim :) Tatildeyim ve internetsiz olmak çok kötü arkadaşlarımı da tebrik ediyorum çok güzel bir başlangıç yaptık. Evet sanırım Lala hariç diğer iki kızı tanıdınız. Cygnusian'a kız dediğime bakmayın bilgisayar oyunları futbol basketbol bazı erkeklerden daha iyi bilir. Ama o bizim biriciğimiz. Çok da güzel fal bakar benden duymuş olmayın. Corpse Bride tam bir iş kadını olmak için doğmuş o öyle kalem etek ceket altında stilettolar dernekten derneğe koşacak bir kız. Lala mı? o anlatılmaz yaşanır. Her zaman anlatacak birşeyi vardır simdi burda olsa bir şey ayrı yazılır diye beni uyarırdı. Ben kendi halimde etliye sütlüye karışmayan biriyim(!) O değil de size bir dedikodu söyleyebilirim. Dün spor salonunun bayanlara ait spor salonunda bir çifti yakaladım. Neyse beni böyle tanımayın. Her türlü kıyafet, ayakkabı, makyaj, özellikle oje konusunda size yardımcı olabilirim. Ben bunun için buradayım.
                  
                       Arkadaşım kadına şiddet konusunda yazdığı yazıyla beni büyüledi diyebilirim. Size bununla ilgili başımdan geçen bir olay anlatmak istiyorum. Benim en yakın arkadaşımın sevgilisi arkadaşıma, kardeşim dediğim kıza şiddet uyguluyor. Bunu kolundaki morluklardan anladım ne yaptım ne ettiysem beni dinlemedi ve ayrılmadı çocuktan şimdi o çocuk üniversiteye gitmesine engel oluyor. Herşeyine karışıyor. Benimle görüşmesine bile laf ettiği oluyor. Umarım bu yazıyı görürde kendisi olduğunu anlar. Arkadaşlar sevgili uğruna ikinci plana atılacak kişiler değildir. Arkadaşlar önemlidir. Şunu söyleyebilirim ki ben bu üç kızla 4 yıldır mükemmel zaman geçiriyorum. Şimdi çoğunuz 4 yıl az bir süre diyordur ama bu anlattığım beni sevgilisi yüzünden aksatan arkadaşım 10 yıldır arkadaşım. O yüzden süre önemli değil her saniye beraber olmak önemli değil önemli olan unutulmamak güven duyulması inançlı olunması ve bu bizde var :) Onları çok seviyorum.


                                                 21. yüzyıl polyannası

4 Temmuz 2014 Cuma

Kadın Ve Aile İçi Şiddet

Kadına Şiddet- Aile İçi Şiddet


Öncelikle şiddet nedir ?
Tehdit, dayatma, kontrol içeren; psikolojik, cinsel, ekonomik, fiziksel zararla sonuçlanan insan haklarını ihlal eden her türlü eylemdir.
 Gerek aile içi,gerek toplumda,gerekse çalışan bayanların çalıştığı iş yerlerinde ciddi derecede psikolojik ve fiziksel şiddete uğradığı bilinmektedir.

Hello World !

Program yazılmaya başlanıldığın da ilk Hello World derler.Ben de ilk ve son olan programımı yaptığımda Hello World ! yazmıştım.Kendimi tanıtayım.Öncelikle ben Cygnusian.Nedir bu Cygnusian'ın anlamı diye soracak olursanız onu da bir sonraki yazımda anlatayım.